[box type=”shadow” align=”” class=”” width=””]
Seher’den Agah Bey’e ayar!
Bu kısımda Seher Hanım pek de beklemediğimiz bir metanetle Agah Bey ile konuşuyor. Yavaş yavaş dize gelmeye başladılar gibi, hadi hayırlısı. Önce izin istedi Agah Bey’den “Sizinle özel bir mesele konuşabilir miyim?” diye ve sakince kızının masum olduğunu anlatıp “Oğlunuza sahip olmanız açısından…” diyerek usulca çekilip gitti. Ben şahsen hayret ettim, sizi bilmem. Agah’ın ağzı kulaklarında tabi. Dünyalar onun oldu. Ama Cenk’in pek rahat durmaya niyeti yok. Hoş, Cemre’nin de rahat durduğu söylenemez. İpini kopardığı anda kendini Cenk’in yanında buluyor. Cenk onunla muhatap olmaya çalıştığında kendisi onunla muhatap olmayabilir, ama laf ebeliği yapmaya devam ediyor. Kaşınıyor kısacası. Kaşınanı kaşıyor Cenk de. Nedim ise hayallerinin prensesini orada Cenk ile görünce deliye dönüyor. Yazık yavrucağıza. Kırk yılda bir hemşiresini sevmiş, o da gitmiş Cenk’e konmuş. Bari üç beş hafta vakit geçirelerdi. Tadı damağında kaldı garibimin…
Cenk ile Cemre arasında geçen konuşmada en çok Cenk’e hak verdim. “Dünyada gördüğün en cesur aptalsın!” dedi içim bir hoş oldu. Duygularıma tercüman oldu adeta. Egoist de dedi, daha bir hoşuma gitti. Benim yorumlamalarımı fazlasıyla destekledi. Ama Cemre Hanımın burnu hâlâ havalarda… Şunun laflarına bak:
“Haklıyken geri adım atmamak aptallık yani?”
Ama Cenk güzel cevap veriyor:
“Yok o cesaret. Aptallık kime nasıl kafa tutacağını bilmemek…”
Tabi Cemre Hanım Evereste kadar çıkmış olan egosuyla bu sözleri dikkate almıyor. Dikkate almadığı gibi bir de dalga geçer gibi konuşuyor. Hak ediyor mu hak etmiyor mu başına gelenleri.? Oysa ki işini kuralına göre oynasa, gizlice takip etse, neyi nasıl icra ettiklerini gizlice öğrenip, çaktırmadan işlerini bozsa… Ama her şey senaristin elindeyken senarist Şeniz’i ondan daha uyanık yapar yine işleri yokuşa sürer o ayrı. Ama en azından biz daha akılcı şeyler izlemiş oluruz.
Nedim öyle uzaklardan Ceren’in gazları eşliğinde Cenk ile Hemşiresini izleyince bir anda erkeklik gücü geliveriyor. Tekerlekli sandalyeyle aşağıya nasıl iniyor, bahçenin o kısmına nasıl geliyor kimse anlamıyor. Kadınını kıskanan erkek her koşulda delirmeyi ve saldırgan olmayı başarabiliyor valla nasıl oluyor bilmiyorum. Özel bir güç geliyor olmalı o an. Bir de akıl baştan gidiyor. Bir temiz dövüyor Cenk’i, öyle ki Civan’ın takdirini alıyor “Heyt be! Kardeşim benim!” diyor müstakbel eniştesine. Nedim daha şimdiden gözüne girdi kayınçosunun, hadi yine iyi! Cenk ise kendisini dövdürünce azıcık rahat etti. Böylelikle adaletsiz zulüm paylaşımını kendi içerisinde biraz dengeye ulaştırmış oldu. Ama yeterli gelmeyecek elbette. Herkes bile bile kendisini dövdürdüğünü fark etti, ama bunun neyden kaynaklı olduğunu oracıkta anlayabilmeleri imkânsız.
Seher durum değerlendirmesi yaparken “Şeniz Hanım bizi istemiyor, ben olsam ben de bizi istemezdim.” diyor ya, işte tam da o anda doğru iz üzerinden gittiğimi anlayıveriyorum. Değerlendirmelerimden bazen şüphe duyuyorum ama senarist beni kendi senaryosu ile tasdikliyor neyse ki… Cemre de dedektifçilik oynuyor. Ben olsam ya çok sinsi ilerlerim ya da hiç karışmam. Görevimi yapar, paramı cebime koyar giderim. Ne bu böyle, kendi pisliklerinde boğulsunlar, bana ne? Aah ama işte Nedim mevzusunu düşününce üzülüyorum sonra, bana ne diyemiyorum. Ah şu kör merhametim ahh! Agah da benimle aynı dertte. Hiç birisi çekilecek çile değil, ama Nedim tutturmuş “Cemre benim!” diye, eli kolu bağlanıyor. Ama Cemre artık daha akılcı ilerlemeye kararlı. Sonunda Cemre’nin de inadını kırıyoruz gençler! Cemre işini geri almak için haklı olduğu halde özür diliyor! Vatana millete hayırlı olsun.
Boş zamanlarında hobi olarak hafiyelik yapan Cemre, işinin başına geçtiğinde ilk iş olarak Cenk’in hesabını kibar bir dille Nedim’e soruyor. Çok ciddi bir sırdan bahsedeceğini zannederken, “alt dudiş” mevzusundan dolayı olduğunu işitiyor. Ceren yine mayına basmış oluyor böylelikle. Etliye sütlüye dokunmadan ortalığı elli altıya veririm diye düşündü ama yemedi. Daha çook göreceğiz böyle çuvallamalar Ceren Hanımdan.
Zalim İstanbul 5. bölüm 4. kısım izle
[/box]