[box type=”shadow” align=”” class=”” width=””]
Ceren yamanmayı başaracak mı ne?
Şeniz’den seyircilere ters köşeler devam ediyor. Biz Şeniz çocuğa kürtaj yaptırır, mevzuyu sonsuza kadar gömer diye beklerken bir de bakıyoruz ki Şeniz bebeği kabullenmiş ve DNA testi sonucunun şerefine Ceren hanıma en afilisinden bir kolye alıvermiş. Bir de üstüne “Güzel gelinim!” deyip şefkat dolu (!) bir öpücük kondurmaz mı?! “Allah Allaaahhhh!” dedik hep birlikte. Torununa mı kıyamadı desek, katil olmak mı istemedi desek bilemedik. Katil olmayı istemedi demek de pek mantıklı bir seçenek değil gibi.
Herhangi birisini kasten öldürdüğünü henüz görmedik ama süründürdüğünü çok gördük. Bir adım öteye neden taşıyamasın ki? Belki de Şeniz sandığımız kadar vicdansız değildir. En azından doğmamış bebeğe karşı… Ama Ceren’e karşı çok vicdan kasacağını sanmam. Elbet Şeniz’in bizim tahmin etmediğimiz başka hesapları var ama hiçbir yol yok ki ona kürtaj mevzusundan çok daha ileri seviye bir avantaj sağlasın. Her şey ayağına dolanacak, bu kesin. Bize de izlemek düşer. Devam edelim…
Ceren mutlu, Ceren nihayet amacına kavuştu… En azından şimdilik öyle sanıyor. Aman ha kızlar bu diziden örnek alıp da aynı yollardan geçmeye çalışmayın, o yolda daha ikinci adıma varmadan süngere çevirirler adamı.
Cemre ve Cenk de aşk oyunu oynayacaklar şu sıralar. Aslında sadece Cenk oynayacak diyelim. Cemre şimdilik naz yapıyor. O da az değil onun da hoşuna gitti ama Seher’in deyimiyle “Cenk’in ezber ettikleri” arasında olmamak için biraz işi yokuşa sürüyor o kadar. Seher etkisiz elemanı yine sahneye daldı “Benim kızım yapmaz, benim kızım etmez, benim kızım senin bildiğin kızlara benzemez…” naraları attı atmasına ama Seher de böyle başına buyruk hayırsız evlatlar varken daha çoook mavralar atar.
Cemre iyi olmasına iyi de, her b*ka burnunu sokma alışkanlığı onu dibe çekiyor. Arada sırada “banane yaa!” demesini bilse, hem yârinden hem de kellesinden vazgeçmek zorunda kalmayacak. Ama ateşli saldırgan, ilk aklına geleni hemen yapıyor, bu yüzden eğrisini doğrusuna tutturamıyor. Tamam iyi tarafta dur ama en azından Şeniz’in tekniğini uygula. Tereyağından kıl çeker gibi götür işi, madem tüm gemileri yakabilecek cesaretin var, bari gemileri yakmadan süreci yürütecek kadar zekân da oluversin. Neyi kanıtlamaya çalışıyorlar, neyin mesajını vermeye çalışıyorlar seyirciye bilmiyorum, ama benim mesajım ”sakın siz Cemre gibi yapmayın; daha kıvrak düşünüp daha doğru adımlar atarak doğru olanı yapın” şeklinde olacak…
Kız resmen adını o*puya çıkarmak için özel çaba sarf ediyor adeta. Bundan rahatsızlık da duymuyor. Lan kendini düşünmüyorsun bari ananı düşün! Çağdaşlık kasıp anneni ne diye üzüyorsun ki, ne gereği var? O otele gitmeyiver, Cenk’den uzak duruver ne olur yani? Sana mı düştü Cenk’in psikolojik sorunlarını düzeltmek,yeminli psikolog musun sen? Aile danışmanı mısın? Köşe bucak kaç yani, neyi kanıtlamaya çalışıyorsun? Kurulmuşsunuz köşkün içine, kendi evinizmişçesine içinde hayvan gibi bir sağa bir sola havlıyorsunuz. Ayıp be!
Cemre’nin Nedim’i koruması hepimizin takdir ettiği bir şey; ama fazla gerçek dışı… Hizmetçiler fazla hadsiz, ev sahipleri fazla toleranslı… O yüzden iyiden iyiye tepeye çıktılar ve bu durum gerçekten rahatsız edici. Cemre almış köşkün oğlunu, rahatça kolundan tutuyor, kulağına kulağına bağırıyor “Nedim’i gör artık görrr!” diye. Ben Cenk’in yerinde olsam elimin tersiyle ağzının üzerine bi çarparım, feleği şaşar! Ama belli ki Cenk haddini bilenlerle zamanında çok karşılaştığından olacak, hadsizliğe merak sarmış. Ne diyelim, tercih meselesi…
Ceren ablasını kenara çekip hesaplar sorma ve uyarı çekme girişimlerinde bulundu ama Cemre’de o karanlık gözlükler varken alayına postayı koyar! O beni o*pu mu sanmış, sansın, sıkıntı değil… Diğeri benim namusuma iftira mı çakmış, hiç problem değil… Hatta köprü altlarında Cenk’e otostop çekerken mi görüntülenmişim? Bana uyar, kıskananlar çatlasın anaammm! (Çatlayan çatlıyor bacım, gerisinin önemi yok!)
Seher de iki bacının Cenk oyuncağı için kavga etmesine kızıp ortaya atlıyor ama seni ipleyen var sanki. Ben seni bundan böyle “etkisiz eleman” ilan ediyorum. Hesaba alınmayan, iplenmeyen, ezip geçilen… Anca sağa sola “Benim kızım, benim oğlum” diye hava basarsın ama boşşş! Değmez bu hayırsızlar için. Keşke bir hırsla hazırlamaya çalıştığın bavulu kendi eşyaların ile doldurup memlekete dönseydin de bu aptal geri zekalı kızlarını burada bıraksaydın. Kendi b*klarında boğulup geberselerdi! Neymiş efendim Cemre hanım evin oğlanlarını bırakamazmış. “Onları böyle bırakıp gidemezmiş!” Ya Rabbim sen evlatlarımızı böyle geri zekâlı böyle basiretsiz bir hale getirme! Amin!
Zalim İstanbul 7. bölüm 3. kısım izle
[/box]